YÜRRÜÜÜÜ !..ANCA GİDERSİN !..

 Birkaç gün önce bahçemde şezlongum da otururken gözüm  duvarımın üzerindeki kendini horoz sanan horoz ile onun yanındaki tavuklara gözüm takıldı. Mübarek kendini matah bişey sanıyor..Sanki Denizli horozu kasıl babam kasıl... Kümesteki bütün haremini toplamış duvarın üstünden bana bakıyorlar. Sabah erkenden penceremin önünde mahsus yapar gibi öttüğünden zaten kızgınım. Hareminin yanında onu bozmam lazım.

Baktım tavukların önünde şöyle bir kalktı,gerindi,tüylerini temizledi, boynunu ileri doğru uzatıp ayaklarının ucuna bastı,kanatlarını şöyle birkaç defa çırptı ve başladı:
- Ü ürü üüüüüüüüüü !...
Fırsatı yakalamıştım,dururmuyum.Ellerimi açarak ağzımın kenarına bir boru gibi koydum ve,
-Yuuuuhhh be!.. rahmetli de senin gibi öterdi menenjitli kart horoz ,senin gibi sesim olacak öyle öteceğime gider boğazımı bıçağın altına koyarım be!...
Aman horoz bir durdu,
-Bana bak . sen kaşınıyorsun galiba dedi.
-Evet kaşınıyorum,kaşısana kart horoz,sen git de ötmesini öğren de gel hadi yavrum.
-Bana bak sen şurada komşusun diye fazla sesimizi çıkarmıyoruz,sonra karışmam bak.
-Karışırsan ne olur be,horoz bozuntusu sende.
-Bana bak sen iyice ileri gidiyorsun
-Yürrüüüüü anca gidersin ...
Şöyle duvarın üstündeki haremine bir baktı,tüm tavuklar ayağa kalkmışlar konuşmayı dinliyorlar.
Yaşlı bir tavuk;
-Sen ona uyma canım dedi horoza.
Tavuklarda bende yana olacak değiller ya tabi ki ondan yana olacaklar.. Ben dururmuyum,horozu iyice madara edeyim de her sabah inadına yapar gibi erkenden penceremin önünde ötmeyi görsün.
-Uysa ne olur. Ha uysa ne olur be. Her tarafı horoz olsa ne yazar? O horoz değil menenjitli kart horoz.
-Bana bak aşağıya gelirsem seni gagalarken fena yaparız haa,canımızı sıkma hadi işine.. Otur şezlongun da be adam.. Akşam,akşam belamısın nesin be?.
-Bana bak horoz bozuntusu gelsene,seni bir yakalıyayım,o tüylerini hiç acımadan ibreti alem için canlı canlı yolacağım.
-Tüh sapık adam.
-Ne diyon sen be.
-Sen sapıksın,benim tüylerimi yolmaya utanmıyacakmısın sapık herif.
Hayda bakın konuyu nereye getirdi.
-Biz sana gösteririz sen bu yaptıklarına pişman edeceğim seni dedi.
Yanındaki tavuklara döndü ve
-Gidelim hanımlar bu iş burada bitmez dedi.
Ve haremini toplayıp duvardan indi ve kümesine gitti. İyi oldu be içim ferahlamıştı.Ne o yav,her sabah,sabah ezanı okunmadan çok önce penceremin altına gelir öt babam öt.Ne yaptımsa kaçıramadım bu horozu.Hani laf aramızda sesi de hiç fena değil ha... Ben keyiften dört köşeyim. Alt ettim ya bu horozu,artık ötemez .
O gece büyük bir keyifle yatağa girdim tam yattım ki penceremim önünde tavuklar gıdaklamaya başladı. Camın perdesini bir açtım ki, horozun bütün haremi penceremin önünde,horozda karşıdaki duvarın üstünde kanatlarını gagasının iki kenarına koymuş,
-Uyusana...Uyuuuuu !...uyutayımmı seniiii...diye bağırıyor...
Hemen kalktım bahçeye çıktım.Ne tavuk kalmış ne horoz.İçeri giriyorum,tavuklar penceremde.Her kovalayışım dan sonra tavuklar duvarda horoz pencerede,sırayla penceremin yanına geliyorlar. Bunlar örgütleşmişler canım. Bir bahçeye bir eve gidip gelmekten bittim,uyku gözümden akıyor. Tavuklarla horoz hala iş başındalar.
En nihayet bahçemde hamakta yatayım dedim. Tam yattımTavuklar etrafımda halka oluşturmuşlar,bir biri gagalıyor bir öteki. Artık ben yaptığıma pişman olmuştum ama nafile .Erkekliğe halel gelmesin diye özürde diliyemiyorum.
Sabahın ilk ışıkları bahçeme vurmaya başladığında ben hala yan komşunun kümesinin ordusuyla meydan savaşı yapıyordum.Elime sopa alıyorum kovalıyorum bu sefer tavukların sesine tavukların sahibi olan komşu çıkıyor bahçeye ve
-Hayrola komşu tavuklara tilki falan mı saldırdı yoksa,hay allah senden razı olsun tavukları kurtarmışın diyor.
Adam bir bilse ,Tilki getirecek olan bir kula ne isterse vereceğim.Kocaman kedi bile olsa yetecek be,valla canımdan bezdim...
-Sen merak etme komşu diyorum ve yahu, komşu þu tavukları kümese kapasana bak bir hayvan çalacak
-Bir şey olmaz onlara,onların başında jandarma gibi horoz var..
Allah allah adam horoz var derken bir kasılıyor ki.
Neyse biz sabahı ettik. İşe gitmek için eve girdim.Tıraş oldum,giyindim ve çıktım.Uykusuzluktan adım atacak halim yok.
-Yürrrüüüüüüüüü... anca gidersin...
Haremini toplayan horoz yine duvara çıkmış hava atıyor.
-Bak seninle anlaşalım horoz efendi
-Hani ben menenjitli horoz bozuntusuydum.?
-Sözümü geri alıyorum. Gel anlaşalım ha,bak komşuyuz..
-Sen beni haremimin yanında bozarken iyidi ama dimi ha?..
-Bak Filistin le İsrail bile uzlaşma yolları arıyor hadi bizde barışalım ha..
Duvarın üstünde ne kadar kümes ahalisi varsa hep birlikte kanatlarını gagalarının yanına koyup kora halinde..
-Yürrrüüüüüüüü...anca gidersin....
Yapacak birşey yok.Gidip büroda uygun bir yerde uyuklayacağız.
Hay dilim tutlsaydı da horozu tavukların yanında madara etmeseydim.
Hani ; Çocuğunun yanında babasını,karısının yanında kocasını bozmayacaksın demişler.
Bakalım akşama ne olacak...İnşallah akşama kadar o horozu bir kedi,köpek kaparda bende tam bahçenin ortasında şakır şakır oynarım.. Onu yiyen hayvana da tam bir ay ekstradan ziyafet vereceğim.
(aman etrafa bakayım da bu söylediklerimi horoz duymasın)


Kamil ERBİL

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KIRDIĞIN YERDEN KIRILIRSIN.

USTAM,YARIM EKMEK İÇİ KÖFTEDE BANA !..

RAHAT UYU YAVRUM